Kanser tedavi sürecinde ruhsal sağlamlığın hastaların hem zihinsel hem de fizikî güzelleşmesini destekleyen kritik bir faktör olduğunu belirten uzmanlar gerilim ve depresyonun bağışıklık sistemini olumsuz etkilediğini söylüyor.
Güçlü bir ruhsal duruşun birtakım durumlarda hastalığın ilerleme suratının yavaşlamasına katkıda bulunabileceğine dikkat çeken Uzman Klinik Psikolog İpek Erol, “Bilişsel davranışçı terapi, mindfulness teknikleri ve toplumsal dayanak sistemleri, hastaların bu süreçle daha güzel başa çıkmasına yardımcı olur.” dedi. Küçük mutluluklara odaklanmanın, şükran duygusu geliştirmenin ve sanatsal aktivitelerle hisleri tabir etmenin ruhsal dayanıklılığı artırabileceğini aktaran Uzman Klinik Psikolog İpek Erol, kanserle uğraşta her bireyin muhtaçlığına özel ruhsal dayanak planları oluşturulması gerektiğine vurgu yaptı.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog İpek Erol, 4 Şubat Dünya Kanser Günü hasebiyle ruhsal sağlamlığın kanser hastalarındaki değerinden bahsetti.
Güçlü bir ruhsal duruş, hastalığın ilerlemesini yavaşlatabilir
Psikolojik sağlamlık olarak bilinen ‘resilience’ kavramının kişinin, kişilerarası bağlantılarda zorlanmalar, travmatik süreçler ve gerilimli hayat olayları karşısında ahenk sağlayabilme, toparlanabilme ve hatta bu süreçlerden güçlenerek çıkabilme kapasitesi olduğunu lisana getiren Uzman Klinik Psikolog İpek Erol, “Kanser tedavisi üzere hem fizikî hem ruhsal olarak zorlayıcı olan bir süreçte ruhsal takviyenin kıymeti büyüktür.” dedi.
Psikolojik sağlamlığın kanser süreci açısından ele alındığında, teşhis konduğu andan itibaren başlayan belirsizliğe, tedavi sürecindeki fizikî ve ruhsal zorlanmalara, geleceğe dair tasalar ve hayat kalitesinde mümkün değişimlere karşın ruhsal istikrarın korunmasına yardımcı olduğunun bilindiğini tabir eden Uzman Klinik Psikolog İpek Erol, “Araştırmalar, psikolojik sağlamlığın bağışıklık sistemi üzerinde direkt tesirli olabileceğini gösteriyor. Kronik olarak gerilime maruz kalmak ve depresif hissetmek, bağışıklık sistemini baskılayarak bedenin enfeksiyonlara ve hastalıklara karşı direncini azaltabilir. Buna karşılık, güçlü bir ruhsal duruş, gerilim hormonlarının dengelenmesine, inflamasyon düzeylerinin azalmasına ve hatta birtakım durumlarda hastalığın ilerleme suratının yavaşlamasına katkıda bulunabilir.” biçiminde konuştu.
Bilişsel davranışçı terapi ile kişinin negatif inançları ortadan kaldırılabilir
Psikolojik sağlamlığın kanser hastalarının tedavi sürecindeki olumlu tesirlerinden birinin kişinin hayata bağlılığını arttırarak geleceğe dair umutlarını sürdürmesine katkıda bulunmak olduğuna dikkat çeken Uzman Klinik Psikolog İpek Erol, “Hayata mana katan aktivitelerle ilgilenmek ve toplumsal bağları güçlendirmek kişinin tedavi ahengini arttırır. Bu durum tedavi sürecinde ortaya çıkabilecek yan tesirlerle daha yeterli baş edebilmesini sağlar.” dedi.
Psikolojik sağlamlığı arttırmak gayesiyle uygulanabilecek pek çok farklı formül olduğuna değinen Uzman Klinik Psikolog İpek Erol, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Psikoterapilerde en çok kullanılan yaklaşım bilişsel davranışçı terapidir. Bu sistem süreçte bireyde görülen negatif inançları gerçekçi bir bakış açısıyla ele almayı gayeler. Örneğin tanıyı alan kişi ‘tanı aldım, hayatımın geri kalanı büsbütün mahvoldu’ fikrine kapılabilir. Bu kanısına gerçekçi bir perspektif kazandırmaya çalışmalı, ‘evet, güç bir süreçten geçiyorum, lakin hayatımda hala devam eden hoş şeyler var’ diye düşünebilmeli. Kişi evvelki zorluklarla nasıl başa çıktığını hatırlamalı, ‘daha evvel de sıkıntı vakitler yaşadım ve üstesinden geldim’ üzere tekrar çerçevelemeler bilişsel müdahalelerin temelini oluşturur.”
Küçük mutluluklara odaklanmak ruhsal sağlamlığı artırır…
Mindfulness teknikleri, derin nefes idmanları, progresif kas gevşetme ve rehberli imgeleme üzere tekniklerin, hastaların korkuyu azaltmasına, duygusal dalgalanmaları daha yeterli yönetmesine ve zihinsel dayanıklılığı arttırmasına yardımcı olabileceğini aktaran Uzman Klinik Psikolog İpek Erol, “Günlük şükran listeleri oluşturmak, küçük mutluluklara odaklanmak ve olumlu anları fark etmek, ruhsal sağlamlığı artırır. Araştırmalar, şükran hissinin depresyon ve korkuyu azaltmaya yardımcı olduğunu gösteriyor.” dedi.
Aile ve arkadaş takviyesi önemli…
Aile, arkadaşlar ve takviye kümeleri ile toplumsal dayanak sistemi kurmanın, hastaların yalnız hissetmesini engelleyeceğini ve duygusal dayanıklılığı artıracağını vurgulayan Uzman Klinik Psikolog İpek Erol, “Grup terapileri yahut kanser hastalarına özel topluluklarla bağlantı kurmak, hastaların tecrübelerini paylaşmalarına ve güçlenmelerine yardımcı olabilir. Sanat ve müzik terapisinden de ruhsal sağlamlığı arttırmak için yararlanıldığı biliniyor. Estetik tasası gütmeden boyama, yazı yazma, enstrüman çalma üzere aktiviteler, hastaların hislerini tabir etmeleri için inançlı bir alan yaratır.” açıklamasını yaptı.
Kanser hastalarında ruhsal sağlamlığı artırmanın, yalnızca zihinsel düzgün oluşu değil, tıpkı vakitte fizikî güzelleşmeyi de destekleyen değerli bir faktör olduğuna dikkat çeken Uzman Klinik Psikolog İpek Erol, “Psikolojik düzgün oluş için kullanılabilecek teknik ve yaklaşımlar, hastaların bu kuvvetli süreçte daha dirençli olmalarına yardımcı olabilir. Her bireyin gereksinimleri farklı olduğu için, ruhsal takviye planları şahsa özel olarak hazırlanmalı ve hastanın kendisini en yeterli hissettiği yollarla uyumlu olmalı.” diyerek kelamlarını tamamladı.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı